
İzmir Bşb. Ana Transfer Merkezi
2020
İzmir Ana Transfer Merkezi proje alanı, Bayraklı ve Bornova ilçelerindeki gelişmekte olan konut bölgesi ile Pınarbaşı’na doğru uzayan sanayi bölgesi arasında bir tampon bölge konumundadır. Mevcut ve önerilen çevre yollarının düğüm noktasında olan alan, söz konusu çevre yollarının yarattığı fiziksel ve psikolojik sınırlardan ötürü yaya ulaşımı açısından oldukça zor bir bölgedir. Bu zorluğu aşarak kente, kentliye her daim ulaşmak isteyecekleri, otogar işlevi dışında da kamusal ve sosyal imkânlar tanıyan bir peyzaj yaratmak öneri projemizin ana hedefi oldu.
Bu hedef doğrultusunda, sadece ulaşım ağının değil, kente önerdiğimiz iki yeni yeşil kuşağın ve Çimento Fabrikası yerine önerdiğimiz Kent Ormanı’nın da kesişimi ve düğüm noktası olan yeşil bir kent meydanı kurgusu yaratmayı amaçladık.
Bu kapsamda Meles Çayı ile Ana Aktarma Merkezi’ne uzanacak yeni metro hattını kentsel yeşil kuşak haline getirerek araziye bağlamayı önerdik. Meles Çayı yeşil kuşağı içine, Körfez’den Aktarma Merkezi’ne uzanan bir tramvay hattı önererek arazinin yaya/ bisiklet ve toplu taşıma ile ulaşılabilirliğini arttırmayı hedefledik. Çimento fabrikası ve arkasındaki arazinin de orta vadede bir Kent Ormanı olmasını ve projeyi tarifleyen yeşil kuşakları desteklemesini öngördük.
Önerilen yeşil kuşakların proje arazisi içinden akarak birbirine bağlanabilmesi, ayrıca kentin de bu akışa dâhil olabilmesi amacıyla arazinin batısını “Yeşil Odaklı bir Kent Meydanı” olarak kurguladık. Kent Meydanı’ndaki yaya ve yeşil odaklı tasarım yaklaşımına zarar vermemesi için Otogar fonksiyonunun trafiğe ve otobüslere dair tüm bölümlerini arazinin doğusunda, sanayiye en yakın alanda konumlandırdık. Böylece meydanı otogarın taşıt trafiği, gürültüsü ve kirliliğinden uzak tuttuk. Trafik bölgesi ile kent meydanı arakesitini ise Aktarma Merkezi’nin kamusal ve yaya odaklı kapalı alanlarına (bekleme, bilet satış vb) ayırdık. Böylece ara kesit bina hem kuzey güney doğrultusunda yeşil sürekliliğine paralel yerleşmiş oldu, hem de geçirgen yapısıyla meydan ile otogar arasında bir filtre görevi üstlendi.
Yeşil kuşakları bağlayan Kent Meydanı’nı, alanı çevreleyen yollarla aynı kota (+26.00) yükselttik. Bu müdahale sayesinde hem alanın kente bakan yüzünün yakın çevredeki gelişen kent bölgesiyle olan fiziksel ilişkisini kuvvetlendirdik, hem de otogarın trafik yoğun alanı ile kent meydanı arasında 6 metre kot farkı oluşturduk. Bu kot farkı sayesinde, +20.00 kotunda, “giden yolcu salonlarının” meydan kotundan aşağıda tam güvenlikli çözülebilmesi imkânı doğdu. Meydan tarafında açtığımız yırtıklar ise yarattığı çökertilmiş avlular ile +20.00 ve +26.00 kotlarında mekânsal büyüklük olarak insan ölçeğinde bir çarşı oluşturmamızı sağladı. Bu çarşı ve oluşturduğu küçük yeşil avluları, birer kaçış mekânı olarak işlevlendirdik.
Alan içindeki en önemli trafik kararı olarak öneri kent meydanını araç trafiğine kapattık. Toplu ulaşım araçları olan metro, tramvay, dolmuş ve belediye otobüslerini belirlenmiş noktalarda meydanın dış çeperi ile ilişkilendirdik, meydanın içine almadık. Bisiklet ve yaya bağlantılarına ise meydanı olabildiğince açtık ve onlar için davetkâr hale getirdik.
Şehirlerarası otobüs ve şehir içi servis trafiğini şu andaki otogarın gişelerinin olduğu kuzey girişinden ve mevcut kotundan (+20.00) aldık ve meydanla hem kot, hem de görsel ilişkisini kopardık. Yolcu almaya / bırakmaya gelen özel araçlar ve taksiler için ise 6167 Sokak yönüne bağlanan bir “Yaya İndirme Ringi” tasarladık. Ringin bağlandığı 6167 Sokağın Kemalpaşa Caddesi ile olan bağlantı kavşağını ihtiyaçlara uygun olarak yeniden düzenledik. Böylece özel aracı ya da taksi ile gelen kullanıcının otogarın giden yolcu bölümüne hızlı ulaşımını sağlarken, kent meydanındaki yayanın bu gürültülü bölgeden uzak kalmasını sağladık.
Projenin işlevsel dağılımını belirleyen ana karar; “önerilen kent meydanını ve onun kamusal/ sosyal sürekliliğini besleyecek işlevlerin meydan çevresinde/ altında/ içinde çözülürken, otogarın trafiğe dair işlevlerinin arazinin sanayiye bakan çeperinde katlar boyunca çözülmesi” oldu. Bu karar, ister istemez projeyi 3 temel bölgeye ayırmamızı sağladı: Meydan, ara kesit yapı ve otogar. Bu şemaya bağlı kalacak şekilde tüm sosyal ve ticari işlevleri meydan yüzünde, tüm bekleme ve bilet alma işlevlerini ara kesit yapıda, otopark alanlarını projenin zemin altı bölgelerinde, hosteli otogarın trafik bölgesi içinde kullanıcısına oldukça yakın şekilde, oteli ise araçla yaklaşımı yaya indirme ringi üzerinden olmak kaydıyla yine o ringe takılı şekilde kurguladık. İstenen şekilde, otelin otogardan bağımsız çalışabilmesini sağladık.
Önerdiğimiz projenin işlevsel ve kurgusal yapısını oluşturan en önemli elemanlarından birisi de tüm yapıyı bütünleştiren “saçak”tır. Saçağı bu projede sadece tüm yapıyı, kısmen meydanı ve otobüs peronlarını örterek onları iklimsel etkenlerden koruyan bir eleman olarak düşünmedik. Buna ek, hatta daha da önde olarak, tüm işlevleri bir arada tutan, geometrik olarak ilişkilendiren, ölçek veren. projeye simgesel anlam katan bir eleman olarak tasarladık. Bu tasarımı yaparken de işlevselliğin yanı sıra, sadelik, statik ve ekonomik uygulanabilirliği de göz önüne aldık.
Künye
Proje Adı:
Tipoloji:
Konum:
Yıl:
Durum:
Ölçek:
İşveren:
Tasarım Ekibi:
Yardımcılar:
İzmir Bşb. Ana Transfer Merkezi
Aktarma Merkezi, Şehirler Arası Otobüs Terminali
İzmir, Türkiye
2020
-
155.860 m2
İzmir Büyükşehir Belediyesi
Buğra Eser, Kerem Yeşildağ, Yenal Akgün
Barış Can Yılmaz, Berca Kavani, Betül Aybüke Meral, Büşra Bülbül, Gülseren Elif Köseoğlu, Miray Melisa Yörük